9019,57%-1,65
39,23% 0,05
44,47% 0,28
4151,00% 0,08
6623,72% 0,00
TBMM Genel Kurulu'nda gündeme gelen Onuncu Yargı Paketi, tartışmaların odağına oturdu. Gelecek Partisi Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, paketin milyonların umutlarını hiçe sayarak hazırlandığını belirtti. Ün, Meclis kürsüsünden yaptığı konuşmada hem Covid infaz düzenlemesi mağdurlarına hem de KHK'lılara yönelik adaletsizlikleri dile getirdi. “Adına aldanmayın, bu bir ‘paketçik’” diyerek yargı reformuna tepki gösteren Milletvekili Ün, ‘Onuncu yargı paketi dediğime de bakmayın, adının ihtişamına hiç yakışmayan kapsamda bir paketçik âdeta. Aylardır iktidar partisinin en yetkili isimleri en üst perdeden açıklamalar yaptılar. Hiçbir konuda risk alıp konuşmayan iktidar mensupları bu konuda aşka geldiler, konuştular da konuştular ama bugün geldiğimiz noktada umutlarını arşa çıkardığınız o yüz binleri vicdanınız hiç sızlamadan ağır yaraladınız. Hukukun en temel kaidelerine aykırı 31 Temmuz Covid düzenlemesini çıkarmadınız. "Kişiyi hangi ilkeyle mahkemenin hüküm verme tarihinden sorumlu tutarız?" diye kendinize sormadınız. "Suç aynı, ceza aynı, infaz uygulaması farklı." nasıl olur diye sorgulamadınız. "Zaten gecikmiş bir adaleti sağlayacaktık, bu kararla umutlarını ağır yaraladığımız insanların yüzüne nasıl bakacağız?" demediniz. Takipsizlik almış hâlâ suçlu muamelesi görenler, beraat etmiş ama hâlâ mahkûm gibi yaşayanlar, çocuğu, eşi, akrabası üzerinden toplumun dışına itilen binler, yeniden işe dönemeyen akademisyenler, doktorlar, avukatlar bu pakete yine dâhil edilememiş’ dedi
Yargı siyasallaştı
Adalet Bakanlığı'nın sessizliğine ve yargının siyasallaştığına da dikkat çeken Ün, ‘İnfazda eşitlik" diyeceksiniz ama zaten adil yargılama hakkından mahrum bıraktığınız binlerce kişi aleyhine "Onlar da faydalanır." diye Covid tahliyelerini paketten çıkaracaksınız. Adalet Bakanına sesleniyoruz: Her konuda açıklamanız var, günaşırı "yargı bağımsız" diyorsunuz ama fiile, eyleme göre değil siyasetçi, bürokrat tanıdıklarına göre işleyen bir yargı sisteminden dem vuranlara cevap vermiyorsunuz. Masumiyetin değerini yok eden, insan onurunu ayaklar altına alan bu sürece daha ne kadar tahammül edeceksiniz? Darbecilere olan öfkemizi istismar ederek, herkese darbeci muamelesi yaparak kurduğunuz cümlelerle vicdanlarınızı daha ne kadar susturacaksınız? AİHM kararlarına uymuyorsunuz, AYM kararlarını umursamıyorsunuz, sonra da çıkıp yeni anayasa ihtiyacından bahsediyorsunuz. Siz daha toplumsal barışı inşa edecek bir yargı paketi çıkarmaktan imtina ediyorsunuz. Kimin anayasasını çıkaracaksınız?. Cezaevlerinde gözlem kurulları kurduk, dilediğimizi çıkarıyoruz, dilediğimiz içeride kalıyor’ demek hukuk değil, keyfîliktir. Siz önce adaletin temelini atın, toplumsal barışı sağlayacak bir yargı paketi çıkarın. İç cepheyi tahkim edecekseniz bu açık yaraları kapatarak başlayın” dedi